31 Temmuz 2009 Cuma

"Bayern"leşebilmek.



Hep derler bir yöneticinin bir şirkete ciro anlamında etkisi ilk etapta %10'u geçmez diye. Muhtemelen teknik direktörler için de benzer bir şey söylenebilir. Zira anında etkilerini görmek mümkün olmuyor ve sürekli zamana ihtiyacımız var minvalli sözler ediliyor.

Çok da yanlış bulmamak lazım, sonuçta gerçekten de bir çok dinamik var bazı şeyleri başarabilmek için bu doğru, fakat bu tez bazı hocalar için geçerli değil galiba. Çarşamba akşamı bir Bayern Munih izledim ki, geçen sezon oynadıkları adına futbol demek için onlarca şahit gerekecek naneyle karşılaştırmaya kalktığımızda futbolbilenler tarafından taş-sopayla kovalanacağımız türden bir takım.

İnanılmaz bir tempo, müthiş bir teknik kapasite ve fizik güç. Milan'ı, abartmıyorum 70 dakika gerçek anlamda sahasından çıkartmayan bir pres. Geçen seneki kadroyla çok farklılıklar mı arzediyor? Hayır. İstenmiyor denilen Hamit ilk 11 oynayıp golün asistinin asistini yapıyor, Mario Gomes yeni giydiği formayla 10 yıldır mücadele ediyormuş havasında. Van Buyten'i gezegendeki tüm stoperlerin izleyip, bu pozisyonda oynayabilmek için gereken şartnameyi kendisinden edinmesi gerekir.

Ve tabii başlarında Louis Van Gaal... Açıkçası Bayern Ribery'i Real'e vermeme konusunda o kadar ısrarcı olduğunda çok garipsemiştim. Aklımda hep geçen yılın son maçları kalmasından sebep "boşuna tutuyorlar, dünyanın parasını kazanmak varken" diye geçirmiştim içimden. Fena halde yanılmışım. Uli Hoeness'in bir bildiği varmış.


Çarşamba akşamı Ribery kadroda yoktu, tribünden takip ediyordu maçı. Takıma katılmasıyla Bayern daha da inanılmaz bir kılığa bürünecek bence, bu yıl Şampiyonlar Ligi'nin tozunu atacaklar benden söylemesi.

Bir Milan notu

Ben bu Milan taraftarının yerinde olsam, kulübü hemen basarım. Ne biçim ultrasınız kardeşim siz? Kulüp başkanının ülkede elden geçirmediği telekız kalmamış, her gün birisiyle takılıyor. Milan muhtemelen s..kinde bile değil çünkü azmış resmen. Takım günden güne eriyor. Buna dur diyecek bir delikanlı yok mu? Koca Milan'ın geleceği hal bu mudur? Bu kadroyla Juve ve Inter'i geçtim, geçen sene ilk 10'a giren takımların birçoğuyla başedemez. Forvet yok, kanat yok, bek yok, stoper yok, transfer desen o da yok. Ronaldinho, bitik. Defansta, Favalli, Oddo, Zambrotta gibi duvarları elek dolu isimler var. Onyevu diye bir afro-american aldılar, adamın eli ayağına giriyor iki top gelince. Bence çok köklü bir devrim yapmaları gerekiyor ama onu yapacak isimler Patricia D'addario civarında dolaşıyorlar. Sonları hayır olsun.
Tüm bunları gördükten sonra CL'de Milan'ın 1, Inter'in 2. torbada olması anormal tezat oluşturuyor. Beşiktaş yatıp kalkıp 1. torbadan Milan gelsin diye dua etmeli bence.

2 yorum:

  1. biraz erken bi yorum olmus.. Bayern Münih'i özellikle de Van Buyten'i Bremen karsisinda izledikten sonra, Bayern yorumu bayagi iska kaliyor..

    YanıtlaSil
  2. Bayern yorumunun ne kadar isabetli olduğu sezon sonunda ortaya çıktı. Taaa 11 ay önce Şampiyonlar liginin tozunu atarlar demişim.. ne de güzel söylemişim :)

    YanıtlaSil